Web Analytics
Gelmiş Geçmiş En Renkli Yerli Hoca - Fatih Uraz
Lafı uzatıp dallandırmanın gereği yok; yarım asırlık kariyerimizde yerlilerde Turan Ağalday'dan, yabancılarda John Benjamin Toshack'dan daha ilginç teknik adamla karşılaşmadık…
Nevi şahsına münhasır ifadesi ülkemizde bir kişi için kullanılacak olsaydı sanmayız Turan hocaya kolayına rakip çıksın, çıkabilsin...
1982-1983 Sezonunun 3. haftasında yolumuz Sitespor’da kesişmişti, iyi ki de kesişmiş çünkü onunla tanışıp çalışmamak büyük eksiklik olurdu…
1938 Malatya doğumlu AğaldayKırıkkalespor'u, Uşakspor'u, Diyarbakırspor'u bir üst lige çıkarma başarısı gösterirken Maraş'tan Erzurum'a, Batman'dan Malatya'ya varıncaya dek sayısız takım çalıştırmıştı...
Uşakspor'un başındayken 59 yaşında aniden kalbi duran hoca olduğu gibi görünen, kurnaz, rengarenk bir insandı ve artıları eksilerinden hayli fazlaydı…
İşte size sıra dışı yaşam macerasından bir iki kare…
7 METREDEN PENALTI
Kırıkkalespor'da şampiyonluğa ulaştığı 1973-1974 Sezonunda rivayet odur ki, ev sahibi takım sık sık penaltı kazanırmış
Ve anlatılana göre 11 metre çizgileri alışılagelenden daha yakınmış gol çizgilerine. Çünkü Turan Hoca maç öncesi akşamı geç saatlerde gizlice stad duvarlarını aşar, üşenmeyip penaltı noktasını 7 metreye işaretlermiş...
Yeşil sahalarda (Hoş, o vakitler Kırıkkale sahasının zemini kömür tozlu topraktı!) eşine menendine rastlanmayan bu hadisenin en çarpıcı yanıysa doğruluğunu sorduğumuz andı;
- Hocam, hakikaten gece yarısı penaltı noktasını öne çeker miydin?
- Çekerdim tabii!
- Ya hocam, iyi, güzel, hoşta; ya rakip penaltı kazansaydı?
- Kırıkkale'de rakip takım penaltı kazanabilir mi hiç?
ÇABUK LAN OKEYİ DÖRTLE!
Sitespor öyle bir takımdı ki sanırsınız sponsoru kumarhaneler…
O dönemler 2 günlük maç kampları pek meşhurdu ve bu da ister istemez kağıt oyunlarını ve okeyi vazgeçilmez kılıyordu…
Nasıl bir tesadüfse bir iki kişi dışında herkes Monte Carlo’da-Las Vegas’da doğmuştu ve anne karnından kumarbazdı!
Futbolcuları dinlenme anında asla rahatsız etmeyen hoca, tarzı olmadığı halde bir gün aniden oda kapısını açıp içeri daldı ve sol açık R……’a hışımla bağırdı “Lan ne halt ediyorsun burada; çabuk git yanda okey masasını dörtle.”
Ee, yeri geldiğinde devre arası kampını özel maçlardan alınan paralarla bedavaya getiren, ortada idareci yokken 51’den kazandığı parayla karnımızı doyuran hocaya da bu yakışırdı; nurlar içinde yatsın…

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları